Koyunların Akciğer Kanseri

Koyunların virus etkenli, kronik bir hastalığıdır.  Keçilerde de görülür.  Bu hastalığa “nefes nefese kalma” hastalığı denebilir.  Zaten ilk defa bu şekilde teşhis edildiği için “Jaagsiekte” hastalığı olarak bilinmektedir.  Etken; Onkojenik  Betaretrovirus’ tur.

Koyunların akciğer kanseri OPA (Ovine Pulmonary Adenocarcinoma), OPC (Ovine Pulmoner Carcinoma) isimleriyle de bilinir.  Hastalığın ismi ilk defa 1865 yılında konulmuştur.  Koyunların akciğerinde küçük küçük çok sayıda tümör oluşur.  Bunlar birleşerek daha büyük kitleler haline de gelebilir.  Virus’un etkisiyle akciğer epitel hücreleri kanser hücreleri haline gelir.

Klinik belirtiler; solunum güçlüğü, karnını dövme ( abdominal solunum) zayıflama, gözyaşı akıntısı, aşırı ve köpüklü burun akıntısı şeklindedir.  Otopside iki akciğer arasındaki lenf yumrusunun çok büyümüş olduğu, gri-beyaz nodüllerin ve birbiriyle birleşen çok sayıda nodülün olduğu bir akciğer yapısı göze çarpar.  Otopside ikincil olarak pasteurella enfeksiyonu ve akciğer kıl kurtları da görülebilir.

Hastalıkta eğer ikincil enfeksiyonlar söz konusu ise  ateş görülebilir.  Yoksa; ateş görülmez.  Hastalık Kazeöz Lenfadenitis, pasteurellosis ve kıl kurdu enfestasyonları ile karıştırılabilir.

Bulaşma doğrudan temas, hasta koyunların burun akıntısı ve solunum yoluyla (aerosol yol) olur.  Kalabalık barınaklar hastalığın hızla yayılmasına yol açar.

Akciğerlerdeki lezyonlar hastalığın bulunduğu safhaya göre değişiklik gösterebilir.  Erken, geç veya şiddetli vakalarda lezyonlar farklı olabilir.  Gri -beyaz nodüller ile birlikte apseler ve akciğer zarına yapışmalar da söz konusudur.

Hastalığın yayılmasında en önemli etkiyi subklinik (gizli) enfekte koyunlar yapar.  Gizli enfeksiyon taşıyan koyunların virusu saçmasıyla, bunların sürüye bilmeden alınıp konulmasıyla hastalık bulaşır.  Klinik belirtilerden şüphe edilirse, teşhis PCR testi ile konulabilir.

Klinik belirtiler başka akciğer hastalıklarıyla karıştırıldığı için tam teşhis için PCR testi dışında bir seçenek yoktur.  Ultrasonografi teşhise yardımcı olabilir.  Ancak; ticari olarak kullanılan serolojik test kiti yoktur.  Histopatolojik muayene de teşhis için kullanılan bir yöntemdir.

Koyunların akciğer kanseri olan Jaagsiekte hastalığının aşısı ve tedavisi de yoktur.  Hastaları sağlamlardan ayırmak ve sürüden derhal çıkarmak gerekir.  Zayıf, öksüren ve özellikle burun akıntısı olan koyunlara bu yönde şüpheli olarak bakılmalıdır.

Hastalığın inkubasyon süresi (kuluçka dönemi) 2 ay ile 2 yıl arasındadır.  O sebeple, nisbeten yaşlı koyunlarda görülme ihtimali daha yüksektir.

Ülkemizde ilk teşhis Ankara, İzmir, İstanbul, Erzurum’daki mezbahalarda kesilen koyunlarda yapılmıştır.  Keçilerde ilk teşhis ise 1988 yılında konulmuştur.  Ülkemizde hastalığın insidansının %0,9 – 7,94 arasında olduğu bildirilmektedir.

Özellikle klinik olarak karıştığı hastalıklardan pasteurellosis, Verminöz pneumoni gibi hastalıklar için uygulanan tedavilerden hiçbir şekilde sonuç alınamamış sürülerde,  bu hastalık yönünden de ayırıcı teşhis yoluna gidilmesi önerilir.