Bir süt sığırcılığı işletmesinde giderleri gözden geçirirsek en büyük gider kaleminin yem olduğunu görürüz. İşletmenin durumuna göre çok küçük farklılıklar görülse de yem giderleri toplam giderlerin %74’ü civarındadır. Biraz daha ayrıntıya girersek yem giderlerinin %60-62’si kesif yem alımında, %18’i silaj alımında, geri kalan kısmı, yani %20-22’si ise diğer kaba yemlerin alımında harcanır.
Buna göre kesif yem giderlerinin toplam giderlere oranı %46, silaj giderlerinin oranı %13, diğer kaba yemlerin oranı ise %15 civarında olur.
Çiftlikteki diğer gider kalemleri işçilik, enerji ve bakım giderleriyle, yönetim giderleri olarak sayılabilir.
İşletmedeki küçük giderler ise; ilaç giderleri %2, aşılama giderleri %2, tohumlama giderleri, sperma dahil olmak üzere % 2’dir.
İşletmenin gelirlerine bakarsak doğal olarak en büyük gelir tahminen toplam gelirlerin %62’sini oluşturan süt satışlarıyla oluşan gelirdir. Diğer gelirler dana, düve satışları ve teşvikler olarak sıralanabilir.
Görüldüğü gibi yem, işçilik, enerji gibi harcamalar bugünün harcamalarıdır. Ancak; boğa tohumu harcamaları çiftliğin yarınına etki eder. Bir işletmenin geleceğine en başta etki eden boğa tohumu harcaması sadece toplam giderlerin %2 si civarındadır. Ucuz tohum kullanmakla bu oran çok az düşer, ama işletmenin geleceğine kötü yönde etki eder. Kaliteli tohum kullanmakla bu oran çok az yükselir ama, işletmenin geleceği parlak olur. Zaten %2’lik bir harcamanın geleceğe etkisi göz önüne alındığında, sperma seçimindeki kararların fiyata göre değil, bilimsel, teknik kriterlere göre verilmesinin en doğru yaklaşım olduğu ortaya çıkacaktır.
Duruma tekrar bakacak olursak, yem, işçilik, enerji gibi harcamalar masraf, sperma harcamaları yatırımdır.
“Kaliteli Sperma” Deyince Ne Anlamalıyız?
Öncelikle, döl kontrolü yapılmış, yani dişi buzağıları inek olduktan sonra izlenerek puanlanmış olan boğaların spermaları “kaliteli sperma” olarak değerlendirilir. Döl kontrolü bir ispatlama yöntemidir. Bu yöntemle, boğanın döllerine ne aktardığını biliriz. Çok sayıda çiftlikte, farklı coğrafi koşullarda, çok farklı iklim ve bakım koşullarında yavruları (dölleri) test edilen boğaların spermaları ise “en kaliteli spermalar” olarak değerlendirilmelidir. Bu yüzden ABD’den ithal edilmiş spermaları “en kaliteli spermalar” olarak görebiliriz. Zaten dünyadaki Holstein ırkı genetiğini etkileyen efsane boğaların hepsi ABD boğalarıdır. 1970’li yılların efsane boğası Elevation, 1980’li yılların efsanesi Blackstar, 1990’ların efsaneleri Durham, Emory, Integrity, 2000’lerin efsanesi OMAN, ABD boğaları olup dünya’nın Holstein genetiğinde büyük rol oynamışlardır. Yine Holstein tarihinde etkin olarak kullanılmış boğalardan Potter, BW Marshall, Chief Mark gibi boğalar da ABD boğalarıdır. Blitz ismindeki ABD boğasının dünyadaki satışı 1.562.444 adede ulaşmış olup, dünya’daki birçok ünlü boğanın babasıdır. Avrupa’da nam salmış boğaların babaları veya büyükbabaları da yukarıda saydığımız boğalardan biridir.
Bir Holstein süt sığırcılığı işletmesi eğer ABD’den ithal edilmiş boğa sperması seçecekse, boğanın kızlarının süt verimine bakmasa bile olur. Zaten çok, çok üstün bir süt verimi söz konusudur. Bunu gösteren PTAM değeridir. Bu değer +1000 in altında olursa ülkemize ithaline izin verilmez. Dolayısıyla ABD’den, süt verimi bakımından, çok üstün boğa spermaları ithal edilmektedir.
Her işletme kendi ihtiyacı yönünde sperma seçmelidir. İhtiyacı ise son yılların en yararlı teknolojisi olan “Bilgisayarlı Eşleştirme” yöntemiyle belirlemek gerekir. Bilgisayarlı Eşleştirme hem sürünün eksiklerini belirleyip, gelecek nesli o yönde düzeltecek şekilde sperma seçimi sağlayacak, hem de “akraba evliliğini” yani kan yakınlığını önleyecektir.
Bu yönden bakıldığında ayak-bacak puanı(FLC), meme puanı (UDC) ve verimlilik ömrü (PL) değerlerinin yüksek olması ülkemiz için doğru boğa seçimini sağlayacaktır. Dünya’da en çok bakılan değer TPI ( Toplam Verim Puanı) olmaktadır. TPI, 11 ayrı konuda boğaların incelenmesi sonucunda oluşan karma bir puandır. Ağırlığı protein ve yağ değerleri oluşturur. TPI değeri yüksek olan boğaların kızlarının genellikle protein ve yağ yüzdeleri yüksek olur. Protein ve yağ değerlerinin şu andaki TPI formülünde etkisi %43’tür. Sperma seçilirken bunları bilerek davranmak gelecek için büyük önem taşır.
İsteğimiz memesiyle, ayağıyla, tipiyle, verimiyle “dengeli inekler” olmalıdır.
Sadece tipi güzel veya sadece verimi yüksek inekleri değil, her iki yönü de kuvvetli olan inekleri bize verebilecek olan boğa tohumlarını seçmeliyiz.
İyi boğa seçimi gelecek için en büyük yatırımdır ve geleceği belirleyen bu yatırım, müthiş etkisine rağmen, çok ucuza mal olur. Eğer 100 başlık bir Holstein çiftliği üzerinden örnekleme yaparsak; işletmenin 17 günlük yem gideriyle veya 2,5 aylık işçilik gideriyle bütün geleceğin genetik yapısını garanti altına almak mümkündür. Yine 100 başlık bir Holstein işletmesinin gelirleri bakımından duruma bakarsak; işletmenin 10-11 günlük geliri kadar bir parayı en iyi boğa tohumlarına ayırarak harika inekler elde etmek mümkündür. Gelirler bakımından işletmenin sadece 1 haftalık gelirini geleceğe tahsis ederek, ya da devlet teşviklerinin %17’sini veya hayvan başına teşviklerin sadece %28’lik bir kısmını kaliteli spermaya yönlendirerek üstün genetiğe sahip inekler elde edilebilir.
Diğer bir bakışla 100 baş sağmal ineği olan bir Holstein süt sığırcılığı işletmesi yıllık gelirlerinin sadece %1,8 ini ayırarak geleceğin tüm inek ve düvelerini çok yüksek verimli, ayak-bacakları sağlam, memeleri düzgün, uzun ömürlü hale getirebilir.
Görüldüğü gibi günlük işleri sürdürmenin yanısıra, geleceği kurmanın yolu kaliteli boğa tohumu seçmekten geçer. Bu da işletmenin bütçesinde gayet küçük bir miktar tutacak, ancak; geleceğe etkisi ise çok büyük olacaktır.