İneklerde güç doğum buzağı kaybı, bazen ineğin kaybı ve çoğunlukla da bir sonraki gebeliğin gecikmesi sebebiyle döl kaybı ile sonuçlanabileceğinden, bir süt sığırı işletmesinin önemle üzerinde durması gereken bir konudur. Büyük yavru, ikizlik, döl yolunun kayganlaşmaması, yavrunun ters pozisyonda gelmesi gibi birçok konu güç doğuma neden olabilir. Ancak; güç doğum konusunun da birçok konuda olduğu gibi “koruyucu hekimliği” vardır. Baştan alınabilecek bazı küçük önlemler işletmeyi önemli kayıplardan kurtaracaktır.
Holstein ırkı süt verimiyle dünyada kendini ispatlamış bir ırk olmakla beraber kötü bir özelliği ilk doğumunu yapan düvelerin güç doğum yapma ihtimalinin yüksekliğidir. Bu oran ortalama düvelerde %9, ineklerde ise %2.5 – % 3′ tür. Görüldüğü gibi ne olursa olsun normal doğum ihtimali her zaman yüksektir. Düve ve inekleri tohumlarken, boğa kataloglarında yazan güç doğum oranlarına özellikle dikkat etmek gerekir.
İneklerde, özellikle biraz yaşlı olanlarda ıkınmanın gücü ve sıklığı ile süt hummasının yakın ilgisi vardır. Güçlü ıkınmalar kalsiyum azlığında gerçekleşemez ve yavru dışarıya kolayca itilemez. Yine selenyum azlığı kasların güçlü kasılmasını engeller. Enerji eksikliği de aynı sonucu doğurur. Diğer yandan işkembede sindirilemeyen protein seviyesi yüksekliği rahim içerisindeki yavrunun aşırı büyümesine ve dolayısıyla güç doğuma sebep olur. Doğumdan önceki günlerde aşırı yağlandırılmış inekler de güç doğum yapmaya adaydırlar. Demek ki güç doğum ile besleme arasında yakın ilişki vardır. Bu durumda güç doğumun önlemlerinden bazıları uygun besleme ile alınmış olacaktır.
Düvelerin erken tohumlanmış olması da düveler için güç doğum tehlikesi yaratabilir. Genellikle ondört aylıktan önce tohumlama yapılması önerilmez. Ancak arzu edilen boy ve canlı ağırlığa daha önce ulaşmış olan düveler 13 aylıkken de tohumlanabilirler.
Düveler ya da inekler en az 3.5×3.5 metre boyutlarında, ayrı bir doğum boksunda doğum yapmalıdırlar. Doğum yapacak ineğe belli genişlikte bir alan ayırmak her zaman yararlıdır. İnekler sık sık yer değiştirerek ıkınmak isterler. Bu imkan kendilerine sağlanırsa güç doğum ihtimali azalır.
İneklere doğum için bir zaman tanınmalıdır. Eğer böyle bir zaman tanınırsa kendiliklerinden doğuracaklardır. Doğuma müdahale etmeden önce sabırla gözlemeli, ancak gereksiz ve erken müdahale etmekten kaçınılmalıdır.
Güç doğumun özellikle çatı ve kalça yapısıyla yakından ilgili olduğu bilinir. Kalça genişliği açısından sürüyü geliştiren boğa tohumları bellidir. Bunlar kataloglarda belirtilmiş olup, eşleştirme programlarına da girilmiştir. Eğer işletmede güç doğumlara karşı kalıcı, etkin bir önlem alınmak isteniyorsa, eşleştirme programlarından da yararlanarak kalça genişliği yönünden pozitif boğa tohumlarının seçilmesi uygun olur.
Görüldüğü gibi; güç doğum problemi de “koruyucu hekimlik” uygulamalarıyla üstesinden gelinebilecek problemlerden biridir. Özet olarak; uygun boğa seçimi, uygun besleme, uygun tohumlama yaşı, uygun doğum boksu, uygun zamanda müdahale.