Ülkemizde hayvancılık işletmeleri giderek büyümekte, hayvancılık büyük ölçüde ikinci bir uğraş olarak görülmekte, bu yüzden de eleman çalıştırma ihtiyacı günden güne artmaktadır. Özellikle büyük çaplı süt sığırcılığı işletmeleri eleman bulmakta zorluk çekmektedirler.
Süt sığırcılığı ile uğraşan çiftliklerde çalışanların doğru yapmalarını beklediğimiz birçok iş vardır. Çiftliğin kazancını etkileyen, hayvanların sağlığını doğrudan ilgilendiren işleri yapan çalışanların işlerini doğru ve zamanında yaptıklarından emin olmalıyız. Son yıllarda “çalışanların idaresi” konusu çiftliklerin başlıca sorunları arasında sayılmaktadır.
Çiftliklerde yem hazırlanması ve dağıtımını, sağımı, lohusa takibini, doğumun takibini, buzağı bakımını, kızgınlığın kontrolünü, yem katkılarının doğru kullanımını, temizliği ve benzeri işleri çalışanlardan bekliyoruz. Tüm bu işler çalışanların doğru yapmasıyla olumlu, yanlış yapmasıyla ise olumsuz yöne gidecek işlerdir.
İnekler çabuk strese giren hayvanlardır. Sağımcı, bakıcı değişiklikleri inekleri olumsuz yönde etkiler. ABD’nin büyük çiftliklerinde bakıcı değişikliklerinin çiftliğe yıllık maliyeti 25 bin dolar olarak hesap edilmektedir. Elemanın ayrılması, yeni elemanın bulunması, işe adaptasyonu, ineklerin yaşayacakları stres, strese bağlı verim düşüklükleri ve oluşabilecek hastalıklar hesap edildiğinde bu rakam ortaya çıkmış. Bakıcı veya çalışan eleman sirkülasyonunun azaltılmasının yolları konusunda ABD’de de bolca çalışma var. Bizim ülkemizde de, orada da problemler devam ediyor.
Çiftliklerde birçok işi makineler yapmakta ise de, insanların çalışmalarına olan gereksinim sürmektedir. Diğer yandan, gözle takip gerektiren durumlar hiç bitmez. Gözümüz ineklerin üzerinde olmalıdır. Yemlikler, inekler, çevre, ineklerin davranışları sürekli gözlenmelidir. İneklerin bakışları, akıntıları, yürüyüşleri, dışkıları görsel izlemeye alınmalıdır. Ayrıca; vücut skorlarının takibi, kızgınlık kontrolü insanların gözlemlerinin önemli olduğu konulardır.
Bütün bu görüşlerin ardından çiftlik çalışanlarıyla ilgili olarak neler yapabiliriz?
Öncelikle kim neyi, nasıl yapacak? Bunu bilmeli ve bildirmeliyiz. Standart, yazılı çalışma protokolleri oluşturmalıyız.
İneklerin strese girebilecek, mikroplardan etkilenebilecek hayvanlar olduğunu çalışanlara iyice anlatmalıyız. Çalışanların eğitimlerine önem vermeliyiz. İşçilerin amirleri tarafından yönetilebilmesi bir beceridir. Çiftliklerde bazı konular kontrol edilemeyen faktörler grubuna girer. Örneğin; fiyatlar ve hava koşulları. Ancak; çalışanların verimli olmaları bu faktörler arasına girmemelidir. Lider kişilikli çalışanlar formen olarak atanmalı, herkes herkese iş vermemeli, takım ruhu ile motivasyon sağlanmalıdır. Çalışanların katkıları, fikir ve önerileri alınmalı, problemleriyle ilgilenilmelidir. Personel toplantıları yapılmalı, problemler ile yüzleşilmelidir. Lider vasfı olanlara fırsat tanınmalı, mutlaka eğitimleri sağlanmalıdır.
Eğitimlerin yanlışların aktarılması yoluyla değil, doğruların öğrenilmesi yoluyla olması gerektiği bilinmelidir. Kesinlikle iş planı yapılmalı, eksiklikler doğrudan işçiye değil, onun amirine sorulmalıdır.
Çalışanların, çalışma ortamlarının onların verimlerini arttıracak şekilde konforlu olmasına dikkat edilmelidir.
Büyük çiftliklerde çalışanların yönetimi en önemli konu haline gelmiştir. Çünkü; sürü yönetimi çalışanlarla birlikte yapılabilecek olan bir konudur. Sürü yönetimi uygulamalarında çalışanların eğitimi ve inanmaları sağlanırsa başarı, tersi olursa, başarısızlık söz konusu olacaktır.