Buzağıların kusması çok faktörün etkili olduğu bir reflekstir.
Bilindiği gibi buzağıların ön mideleri yoktur. Sadece şirden (abomasum) adı verilen, geviş getirmeyenlerdeki gibi bir mideleri vardır.
Süt emmeye veya sütle beslenmeye devam edilirken, bir yandan taneli yemler, diğer yandan selülozlu yemler ile ön mideler (işkembe, börkenek, kırkbayır) oluşur. Retikulum, rumen ve omasum adı verilen ön mideler şekillenmeden önce buzağılar “tek mideli” hayvanlardır. O yüzden de insanlarda kusmaya sebep olabilecek etkenler buzağılardakilerle hemen hemen aynıdır. Örneğin; mide ülseri.
Abomasumun pH değeri asit karakterindedir. Asitli ortamın daha da düşük bir pH seviyesine inmesi ülser oluşumuna zemin hazırlar.
Mide yangıları, veteriner hekimlikteki adıyla “Abomasitis” kusmaya sebep olur. Abomasitise sebep olan mikroorganizmaların başında klostridiumlar gelir. Başka mikroorganizmalar da abomasitise yol açarlar. Klostridyum perfringens’in yanı sıra, Camphylobacter, Streptococlar, Helicobacter pylori de bakteriyel etkenler arasında sayılabilir. Fungi (mantar) enfeksiyonları da abomasitise sebep olabilir. Absidia ve mucor ailesinden mantarlar böyle vakalarda izole edilmişlerdir.
Abomasitise yol açabilecek en önemli konu strestir. Çevresel ve besleme ile ilgili stresler en başta gelen sebeplerdir.
Çevresel sebeplerden kalabalık barınaklar, boynuz köreltme stresi sayılabilir. Besleme ile ilgili streslerin başında ise soğuk süt veya soğumuş buzağı maması akla gelir. Stresi takiben streptococcus, pseudomonas, proteus, K99 içeren E.coli bakterileri devreye girer. Rotavirus, Coronavirus, BVD gibi virüsler de abomasitis etkenleri arasındadır.
Vitamin ve mineral eksiklikleri hazırlayıcı sebeplerdendir. Selenyum, E vitamini ve çinko eksiklikleri, buna karşılık molibden fazlalığı abomasitise sebep olur.
Midede oluşan proteini sindiren enzimlerin faaliyeti yani pepsinogen ve rennin (chymosin) enzimleri abomasum ülserine yol açabilir.
Soğuk süt veya soğuk buzağı maması sulkus özofagi (retiküler borucuk) oluşumuna engel olur. Bu da büyük bir sindirim bozukluğu etkeni olarak karşımıza çıkar. Uzun ve zorlu nakliyeler en önde gelen stres sebebidir.
Tüylerde bozulma, iştahsızlık, durgunluk, büyümenin durması, karnın şişmesi, tüylerin dökülmesi, kil benzeri renkte ishal kusma ile birlikte ortaya çıkan belirtilerdir.
Abomasumdaki bezoar, trichobezoar adı verilen tüy yumakları kusmaya neden olurlar. Kaba yapılı, kartlaşmış otlar abomasumda mekanik olarak sıyrılmalara sebep olursa, kusma ortaya çıkar.
Farklı grupların birbirine karıştırılmasının, ani hava değişimlerinin de strese yol açacağı unutulmamalıdır.
Koruma:
Annelere ve yavrulara klostridyum perfringense karşı aşılama yapmak, strese sebep olabilecek, yukarıda saydığımız etmenleri asgariye indirmek, bakır, çinko ve selenyum + E vitamini eksikliklerine engel olmak, süt veya buzağı mamasını ılık içirmek başlıca önlemlerdir.
Tedavi yaklaşık insan hekimliğindeki gibidir. Asidite’nin artışına karşı antiasit ilaçlar, antibiyotik kullanımı, emzirme sıklığının arttırılması, mide koruyucular tedavide kullanılır.
Abomasitisin olmasını önleyememiş ve tedavisini zamanında yapamamış isek durum karın zarı yangısına (peritonitis) kadar gidebilir. Böyle durumlarda tedavi şansı azalır.
Karın ağrısı ( abdominal sancı) ve kusma görüldüğünde ağızdan antibiyotik ile mide mukozasını korucu ilaçların derhal verilmesi yerinde olacaktır.