Tayleriyoz (theileriosis) sığırların kan paraziti hastalığıdır. Etkeni Theileria annulata denilen bir hücre içi protozoon parazittir.
Ülkemizde bundan daha hafif belirtilerle hastalık oluşturan Theileria mutans’ın varlığı da bildirilmektedir. Koyun ve keçilerde görülmesi muhtemel Theileria etkeni ise farklıdır. Bizim üzerinde duracağımız etken Akdeniz tipi tayleziyoza sebep olan Theileria annulatadır.
Hastalık etkeni sadece keneler ile bulaşır. İxodid- Hyalomma tipi kenelerin olduğu yerlerde hastalık keneler vasıtasıyla yayılır. Kene olmadan hastalık doğrudan inekten ineğe bulaşmaz.
Tayleriyoz mandalarda da görülür. Ancak, hafif belirtiler ortaya çıkar.
Hastalık saha vektörlerinin, yani kenelerin tükrük bezleri vasıtasıyla, kenelerin kan emmeleri sırasında bulaşır. Kenenin emdiği bölgedeki lenf yumruları şişer. Yüzeysel lenf yumrularının belirgin bir biçimde şişmesi gayet tipik bir olgudur.
Hastalık yüksek ateşle başlar. Vücut ısısı 410C ye çıkar. Göz yaşı akıntısı, burun akıntısı, kansızlık, akciğer ödemi, soluk alıp vermede güçlük, ishal görülür. Tedavi edilmeyen hasta hayvanlarda ishal kanlı bir hal alır. Ölüm öncesi vücut ısısı aniden düşer. Hayvan yatar pozisyon alır. Bunu takiben 18-24 saat içinde inek ölür.
Gebelerde yavru atma veya ölü doğum söz konusudur.
Theileriosis (Tayleriyoz) diğer kan paraziti hastalıklarıyla karıştırılabilir. Anaplasmosis ve Babesiosis diğer kan paraziti hastalıkları olup, kesin Tayleriyoz teşhisi laboratuvar muayeneleriyle konur. Babesiosiste kan işeme görülmesi ayırıcı tanı da göz önüne alınmalıdır.
Teşhis için en önemli, pratik metod ince frotinin Giemsa boyası ile boyanarak mikroskopta incelenmesidir.
Kandan veya lenf yumrusundan çekilen ince frotiye mikroskopta bakmak doğru teşhis için yeterlidir.
Ayrıca başka laboratuvar yöntemleri de teşhis için kullanılır. Örneğin; IFA (Indirect Floresan Antikor) yöntemi .
Tayleriyoz’un tedavisi mümkündür. BPQ (Buparvaquone) Asya’da 1980 yılında kullanılmaya başlanmış ve o günden beri tedavide başarılı sonuçlar alınmıştır.
Hastalığın aşısı vardır. Aşının kenelerin ortaya çıkma mevsiminden önce, örneğin, Ocak, Şubat aylarında yapılması önerilir.
Ayrıca, p67 proteini ile yapılan bir aşının saha testlerinin devam ettiği bildirilmektedir.
Hastalığın yayılmasını önlemenin yolu kene mücadelesi ve rotasyonlu otlatmadır.
Çayır, mera ve otlaklardaki hayvanlara rotasyonla otlatma yapmak, sığır otlatılmayan dönemlerde koyun-keçi otlatmak, sonra yer değiştirmek yarar sağlar. Kapalı ahırlarda da kene mücadelesi yapmak şarttır.
Hastalığı atlatabilen sığırlar taşıyıcı olarak kalırlar.
Tayleriyozun insanlarda bir zararı söz konusu değildir (Zoonoz değildir).