Sığırların idrarı, dışkısı ve bir kısım yataklık malzemesinin karışması sonucu ortaya çıkan atıklar gübreyi oluşturur. Gübre yönetimi hem çıkan gübrenin uzaklaştırılması, hem de, eğer kullanılacaksa, bitki yetiştirmede kullanımına uygun olarak depolanmasını içeren işlemlerdir.
Gübre hayvan adedi arttıkça büyük bir problem haline gelebilir. Hayvanlara ve insanlara zararlı amonyak, metan, hidrojen sülfit ve karbondioksit açığa çıkaran gübrenin kaldırılması şarttır. Diğer yandan; bu konuda yasal gerekliliklere, çevresel koşullara da uymak zorunludur.
İnekler yedikleri ile ilgili olarak değişen miktarlarda toplam gübre üretirler. Bir ineğin yılda 20 m3 toplam gübre ürettiği hesap edilir. Canlı ağırlık, süt verimi de bu miktarı etkiler.
Gübre çevresel kirlilik ve hastalık kaynağı olabileceği gibi, bitkisel alanlarda da daha iyi ürün yetiştirilmesini sağlayacak azot, fosfor, potasyum gibi mineralleri içerir. Dolayısıyla gübre yönetimi, gübrenin kaldırılması ve sonra kullanımının bir bütün halinde düşünülmesi yönünden en baştan planlamış olmalıdır.
Gübreler ortamda bulundukları sürece solunum yolu enfeksiyonlarına ve meme yangılarına zemin hazırlayan etki gösterirler. Bu barınağı ve çevreyi kirletici etkileri önlemek için sıyırıcı ile, küçük traktörler ile, su ile uzaklaştırma yöntemleri kullanılır.
Ülkemizde sıyırıcı ile gübrelerin atılması yöntemi son yıllarda gayet yaygınlaşmıştır. ABD’de ise daha çok küçük traktörler kullanılmaktadır. ABD’de yatak yerlerinde kum kullanımı yaygın olduğundan, kumun ise sıyırıcıların halat ya da zincirlerine zarar vermesi sebebiyle küçük traktörler tercih edilir.
Su ile yıkama yöntemi ise, evlerdeki sifon sisteminin çok büyüğü olarak düşünülmelidir. Kullanılan su çöktürülüp, arındırılarak tekrar kullanılabilirse de, bunun arada bir suyla takviyesi gerekir. Bu yöntemlerin avantaj ve dezavantajları kuruluş safhasında değerlendirilmelidir.
Sıvı ve katı gübrenin toplanması, dağıtılması için değişik sistemler uygulanır. Sıvı gübreler genellikle çukurlardan, havuzlara kadar çeşitli büyüklükteki yerlerde toplanabilir. Eğer araziye dağıtılacaksa sıvı gübre dağıtıcıları, makineler kullanılabilir. Coğrafi yapı, iklim, arazi varlığı ve yasalar bu konuda yol gösterici olmalıdır.
Gübre tipine göre, uzmanlarına danışarak, en baştan, iyi planlama yapılmalıdır.
Gübrelerin değerlendirilmesinde öne çıkan bir teknoloji ise BİYOGAZ‘dır. İşletmeler tek tek bu teknolojiyi kurabilecekleri gibi, yakın olanlar bir araya gelip gübrelerinden ortak biyogaz elde edebilirler. Isı ve elektrik enerjisine dönüştürülen gübrelerden kalan kısım ise yine arazide değerlendirilebilir.
Biyogaz üretimi için gübrenin ve özellikle selüloz miktarının önemi büyüktür. İyi bir fizibilite ile girişim yapılmalıdır. Projelendirme ve kurulum maliyeti pahalı bir teknolojidir. Sistem ürettiği ısı ve elektrik enerjisinin bir kısmını kendisi de harcar. Yıllık işletme maliyeti de göz önüne alınarak, gerçekçi bir fizibilite ile yola çıkılmalıdır.
Özet olarak; gübre yönetimi konunun uzmanları tarafından, en baştan düşünülerek uygun yöntemlerin seçilmesiyle yerine getirilmesi gereken bir iştir.