Hayvancılık işletmelerimiz sorunlarla boğuşuyor.
Ülkemizde yapısal, kökü derinde sorunlar var. Bunların tümünün altında yatan en büyük sorun bilgisizliktir. Ne yazık ki; bu durum, birkaç istisna hariç, genel ve yaygın bir sorun halinde sürüp gitmektedir. İşin daha da kötüsü, bilgisizler bilmediklerinin farkında değiller ve hatta çok bildiklerini de sanıyorlar.
Aşağıda yazacak olduğum sorunların kökeni de aslında buradan, yani bilgisizlikten kaynaklanmaktadır.
Şimdi sorunları sıralayalım; ilk sorunumuz ‘’sürdürülemez’’ hayvancılık işletmeleridir. Daha açık söyleyelim, kazanç sağlayamayan, hatta zarar eden işletmeler.
Sorunlar birbiriyle ilintili, tümü de bilinçsizliğe bağlı sorunlar olup, bir yumak halindedir.
Sürdürülemez işletmelerin sebebi nedir, diye sorulsa yanıt bellidir. Süt ucuz, yem pahalı.
Doğru ama yeterli bir yanıt değil. Sütün iyi fiyatla satılması, yemin de ucuz olması, başka bir deyimle, süt yem paritesinin yüksek olması hataların bir kısmını örtüyor. Süt yem paritesi düştüğünde ise hatalar iyice ortaya çıkıyor, belirginleşiyor. Örtecek bir şey kalmayınca da üst üste yapılan hataların sonucunda işletme zarar ediyor. Sürdürülemez hâle geliyor.
İşletmelerinde bakıcı çalıştıranların işi daha da zor. Bu bilgisizliğe bir de bakıcıların bilgisizliği, ilgisizliği ve bilinçsizliği ekleniyor. Çünkü bakıcıların bu yönde hiçbir eğitimleri yok. Hayvancılık sektörü eskiye ve eskiden beri yapılan tüm hatalara tamamen bağlılıklarını sürdürenlerle dolu. Sektördekilerin büyük çoğunluğu aynı işleri aynı şekilde yaparak farklı sonuç elde edebileceklerini sanıyorlar. Aslında artık eski kötü alışkanlıklardan vazgeçmek gerekiyor.
Bu değişimi sağlayamadık. Halbuki eskiler hatıralarımızda kaldı. Ata biniyorduk. Öküz arabalarıyla taşınıyorduk. İnekleri elle sağıyorduk. Şimdi öyle değil. Her şey değişiyor. Fakat hayvancılıkta değişim çok yavaş. Zihinsel değişimi bilgisizlik önlüyor. Barınaklarımız hala çok kötü. Birkaç istisna hariç, bu kötü barınaklarda inat ediyoruz. Hatta yeni yapılanlar da kötü.
Dolayısıyla iyi bir başlangıç yapamıyoruz. Yanlışla başladığımız işler, yanlışlarla sürüyor. Duvardan kurtulamadık. Bazıları duvarı yarıya indirerek modern barınak yaptıklarını sanıyor. Bu da yanlış. Bilgisizlik burada da devam ediyor.
Sürü yönetimi ve koruyucu hekimlikle ilgili hiçbir şey yerli yerine oturmamış durumda. İkisinin de gerçek anlamda neleri kapsadığı bilinmiyor. Yine istisnaları ayrı tutuyorum, ama zaten genelin içinde istisnalar çok az yer tutuyor.
Tüberküloz ve Bruselloz ’un yaygınlığı bence giderek artıyor. Bu da bilgisizlik ve bilinçsizliğin eseri. Hâlâ ‘’boğa atlatma’’ devam ediyor. Irk ıslahı ile ilgili bilinç ise hiç oluşmadı.
Her işin kuralı olduğu gibi, hayvancılığın da kendine özgü kuralları vardır. Kurallara uyulmadığında kaza kaçınılmaz olur. İşletmeler kazalardan kurtulamıyor. Çünkü bazı işletmeler en temel kurallara bile uymadan hayvancılık yapmayı sürdürüyorlar. Arkasında yatan sorun yine bilgisizlik.
Halen en önemli kaba yem saman.
Silajı bilen ve kullanan çok. Ama, silajların çoğu ‘’silaj’’ değil. Yemleme yönetimi ise tamamen hayâl. Yoncalar kartlaşmış. Silajda ve yoncada biçim zamanının kalite ile olan yakın ilişkisi anlaşılamamış. Ama, ‘’bir doğru rasyon’’ olsa diyen pek çok hayvan sahibi var. Yanlış hammaddelerle doğru rasyon olmayacağını bilmiyorlar ne yazık ki!
Sağlık, besleme ve genetikte alınan yol ülkemiz hayvancılığını kurtaramayacak kadar kısa. Köklü yapısal sorunlarımız ile sürekli karşılaşıyorum. İleriye doğru gidemiyoruz. Çünkü sorunlar yolumuzu tıkıyor. Devamlı olarak karşımıza çıkan sorunlar ve bana sorulan sorular karşısında yaptığım analizde bilgisizliğin zarar etmeye sebep olan etkenlerden biri olduğuna kanaat ettim.
Zarar eden işletmeler şaşkınlığa ve telaşa kapılarak, yanlış işler yaparak, daha da zarar ediyorlar. Sorunlar giderek katlanıyor.
Hayvancılığımız kısır döngüye girmiştir.
Bu durum damızlığından, besilik hayvana kadar iyice ithale muhtaç kaldığımızdan da bellidir.
İşlerini doğru yönetenler vardır. Ama azınlıktadırlar.
Genel durum anlatmaya çalıştığım gibidir.
Sürdürülebilir, kazançlı hayvancılığın yolu bilgiden geçmektedir. Bilgi ise ineği tanımakla mümkündür.