Geçmiş yıllarda yaptığım karşılaştırmalı besicilik çalışmasından söz etmek istiyorum.
Bu çalışma 1985 yılı Ekim ayı ile, 1986 yılının 5 Mayısı’na kadar olan 214 günlük süre içerisinde yapılmıştı.
O yıllarda 6-7 yıllık veteriner hekimdim. Pınar Et’te çalışıyordum. Pınar Et’in kuruluş yıllarıydı. Bana verilen görev ve sağlanan olanaklarla 60 baş dana üzerinde besicilik çalışması yaptım. Değişken tek parametre ırklardı. Çalışma, ırklar arasındaki besi performansı çalışmasıydı. Amacımız ırkların beside yemden yararlanma, yağlanma, randıman gibi özelliklerini karşılaştırmalı olarak görmekti.
Bana tahsis edilen bütçe ile 60 baş dana satın aldım. Bir örnek olmalarına özellikle dikkat ettim. Bunların 20 adedi Holstein, 20 adedi Esmer ırk ( Brown Swiss), 20 adedi ise Doğu Anadolu Kırmızısı (D.A.K) danalardı. Şirketin besi çiftliğine getirdiğimiz danalara, o zamanın koşullarında O tipi şap aşısı uyguladık. Uygun dozda Albendazole ile iç parazitlere karşı ilaçlama yaptık. Amitraz ile dış parazitlere karşı ilaçladık. İlk geldiklerinde ise 3’er gün arayla 2 kez uzun etkili Oksitetrasiklin enjekte etmiştik.
Danaları 10’arlık padoklara koyduk. Padoklar o yıllar için devrim sayılabilecek nitelikte, sundurmalı, açık-serbest sistem barınaklardı. Yan yana padoklara 10+10=20’şer dana koyarak, Holstein, Brown Swiss ve D.A.K ırklarını sıraladık. Böylece 60 baş danayı 6 adet padoğa yerleştirdik.
Danalara alıştırma periyodu uyguladık. Elimizde “ARPA AĞIRLIKLI YEM” dediğimiz bir kesif yem formülü vardı. Bu yemin tonunda 550 kg Arpa, 50 kg Buğday, 100 kg Mısır, 80 kg Buğday Kepeği, 160 kg Ayçiçeği Küspesi, 35 kg Soya Fasulyesi Küspesi, 9 kg Tuz, 15 kg Mermer Tozu, 1 kg Vitamin- Mineral premiksi vardı. Hiçbir taneli yem un haline getirilmemişti. Taneler belirgindi. Arpa, mısır ve buğdayı elimize aldığımızda seçebiliyorduk.
Alıştırma periyodunun ilk 11 gününde bu arpa ağırlıklı yemden %15 oranında verirken, %63,75 oranında yaş bira posası, %21,25 oranında ise buğday samanı ile karıştırdık.
İkinci 11 günlük sürede Arpa ağırlıklı yem %25’e çıktı. Yaş bira posası aynı oranda kalırken, buğday samanı %11,25 oranına düşürüldü. Besinin kalan kısmında, danalar kesime gidene kadar 192 günlük sürede ise arpa ağırlıklı kesif yemden %43,75, yaş bira posasından %50, buğday samanından ise %6,25 oranında karıştırarak danalara verdik. Bu oranlar yem olarak hesaplanıyordu. Yani, yüzde oranları kuru madde bazında değildi.
Yemleri Ad libitum (serbest, tüketebildikleri kadar) veriyor, verirken tartıyor, 24 saat sonra yeni yem vermeden önce, önlerinde kalan yemi tartarak, grubun gerçek tükettiği toplam yemi hesap ediyorduk. Danaları ise ayda bir tartıyorduk.
Padok ve yürüme yolları, padok kapılarının açılış yönleri sevk ve idareyi kolaylaştırıcı şekilde dizayn edilmişti. Dar yürüme yollarının sonunda bir kantar vardı. Danaları ayda bir hiç strese sokmadan kolayca tartıyor ve tekrar padoklara geri alıyorduk. Tartı gerçekti, yani; göğüs ölçüsüyle yapılmıyor, danalar tek tek tartılıyordu.
Besinin ilk üç ayı geçtiğinde, Doğu Anadolu Kırmızısı danalarda bir yağlanma başladığını, günlük canlı ağırlık artışlarının ortalama olarak azaldığını fark etmiştik. Ama programı sonuna kadar sürdürdük. Halbuki; bu ırk danalar ilk üç ay içerisinde Holstein ve Esmer ırk danalar kadar günlük canlı ağırlık artışı sağlıyorlardı.
Karşılaştırmalı besi çalışmasını, 214 gün sonra, 5 Mayıs 1986 günü bitirdik. Danalar tartılarak hemen yanımızdaki Pınar Et kesimhanesinde kesildiler.
Ortalama canlı ağırlık olarak; Holstein danalar 474,500 kg, Esmer ırk danalar 460,950 kg, Doğu Anadolu Kırmızıları ise 406,550 kg tartılmışlardı. Ortalama sıcak karkas ağırlıkları ise sırasıyla 278,150 kg, 274.675 kg, 242.825 kg gelmişti. Yol firesi düşmemiştik. Danaların önünden bir gece önce yemi kaldırmıştık. O yüzden hiç fire düşmeden randıman hesabı yaptık. Randımanlar sırasıyla, %58,61, %58,50 ve %59,7 olarak hesaplandı.
Verdiğimiz ve önünden süpürdüğümüz yemleri tarttığımız için yemden yararlanma oranlarını da kolayca hesap edebildik. Kuru madde olarak değil, verdiğimiz yem olarak; Holstein’larda Feed Conversion ( Yemden yararlanma) 11,381 kg, Brown Swiss’lerde 12,233 kg, Doğu Anadolu Kırmızılarında ise 14.895 kg olarak belirlendi.
Kesimhane ve parçalama ünitesinin olanaklarından yararlanarak ortalama deri ağırlıklarının karkasa göre oranlarını da bulduk. Holstein ırkında %11,6, Brown Swiss ırkında %17,3, Doğu Anadolu Kırmızılarında %11,66 çıktı.
Açıkta serbest sistem besicilik yapmıştık. O yıllarda ilk yapılan çalışmalardan biriydi. Sıcak karkasa göre böbrek yağı oranlarına baktık. Holstein ırkında bu oran %3,58, Brown Swiss ırkında %2,35, Doğu Anadolu Kırmızılarında ise %3,71 olarak bulundu.
Soğuk Karkasa göre Kemik/Et oranı üzerinde de, parçalama ünitemizde, bir çalışma yaptık. Kemik/Et oranı Holstein’larda %17,5, Brown Swiss’lerde 18,2, Doğu Anadolu Kırmızılarında %13,36 olarak saptandı.
Yıllar sonra, aradan yirmi sekiz yıl geçtikten sonra bu çalışma aklıma geldi. O yıllarda kendimiz için böyle bir çalışma gerçekleştirmiştik. Bence güzel bir olanağı, uygun bir biçimde değerlendirmiştik. Akademik bir çalışma değildi ve bir yerde yayınlanmadı. Ancak; biz sonuçta çok önemli bilgiler elde etmiştik.
Besi çalışmasına 60 baş dana ile başlamış, sonunda 60 baş danayı kesime göndermiştik. O yıllarda ilk 3 aylık periyod içerisinde Doğu Anadolu Kırmızılarının karlı besi performansı gösterdiğini, uzun dönemli besilerde ise karlılığı Holstein ırkının sağladığını anlamıştık. Konuyla ilgilenenler bu yazıyı okudukça çok daha fazla veriler elde edeceklerdir. Örneğin; Doğu Anadolu Kırmızısı ırkımızın ince, hafif kemikli olduğu dikkatleri çekecektir.
Bu günkü bilgi ve deneyimimle belki daha iyi bir çalışma çıkarabilirim. Ama; o yıllarda da güzel bir çalışma çıkardığımıza inanarak bu bilgileri paylaşmak istedim.