Bir süt ineğinden her yıl bir yavru alınması istenir. ideal olan ineklerin doğumdan iki ay sonra tekrar döl tutmasıdır. Ülkemizde birçok inek, özellikle ithal inekler döl tutmama probleminden dolayı, birçok zaman ve para kaybından sonra, kesime gitmişlerdir
İneklerde kızgınlık göstermeme veya kızgınlık gösterdiği halde döl tutmama gibi problemler yılda bir yavru alınmasını önler. Bu döl kayıpları çoğaldıkça işletmenin karlılığı azalır.
Döl kayıplarının başlıca sebebi besleme hataları ve özellikle enerji noksanlığıdır. Yüksek süt verimi olan ineklerin en büyük problemlerinden biri döl tutmamadır. Çünkü verimi dengeleyecek enerjiyi sağlayamadığımız inek, kızgınlık göstermez veya geç kızgınlık gösterir ya da kızgınlık gösterse bile gebe kalmaz. Yapılacak en akıllıca iş doğuma on gün kala ineğin süt veriyormuş gibi alıştırılarak artan bir yem rejimine alınması ve doğumdan sonra hızla zayıflamanın önüne geçilmesidir. Doğumu izleyen günlerde birdenbire süt verimine geçen inekler hızla zayıflarlar. Bu zayıflamanın önüne geçilmezse ketosis, metritis (rahim iltihabı), geç kızgınlık gösterme, süt veriminde düşme gibi problemler görülür. Tabii ki metritis söz konusu olursa ileride inek kızgınlık gösterse bile döl tutmaz. Bu problemler bazı yüksek verimli ineklerde yemlerin ayarlanmasıyla bile aşılamaz. Böyle durumların önlenmesi için sodyum propionat, propionik asit, metil propionat, kalsiyumpropionat, monopropilen glikol veya gliserin gibi enerji prekürsörlerinin doğuma 1 hafta kala ile doğumu takip eden 1 haftalık süre içerisinde ineklere verilmesi yerinde olur. Propionatların günde 200 gr doğum öncesi ve doğum sonrası toplam 15-20 gün yeme katılması, ineklerin en kritik dönemi olan bu dönemde, son derece yararlıdır. Gerçekten bu dönem ineklerin özel ilgi istedikleri günlerdir.
Döl kayıpları konusunda ineklerde döl tutmamaya ya da erken embriyonik ölümlere sebep olan trichomoniasis ve camphylobacteriosis gibi hastalıkları da her zaman göz önünde bulundurmak gerekir. Bu hastalıklarda en büyük yardımcımız laboratuar teşhisidir.
Buzağı, süt ve döl kayıpları işletmeyi zarara soktuğu gibi, büyük
işletmelerde işletme yöneticisinin başarısız olmasına da sebep olur.
Başarılı işletme yöneticisi koruyucu önlemleri baştan düşünen
yöneticidir. Temiz, iyi
havalandırılmış barınaklarda, tüm aşıları zamanında yapılmış, iyi beslenen
sürülerin kazanç sağlayacağını, böyle olmayan durumlarda işletme sahibinin veya
yöneticisinin çok yorulduğu halde başarılı olamayacağını tekrar hatırlatmakta
yarar vardır.