İneklerin ön ayaklarını çapraz tutmaları, bu şekilde ayakta durmaları ilginç ve bazen de endişe verici bir durumdur. Hayvan yetiştiricileri ön ayaklarını çapraz tutan ineklerin bir sorunu olup olmadığını merak ederler. Aslında inek yükü yani ayaklarına binen ağırlığı paylaştırmak, dağıtmak amacıyla bu hareketi yapmaktadır. İnek ön ayaklarını çapraz tutarak ayaklara binen yükü paylaştırır ve dinlenir.
Diğer yandan; İneklerin ön ayaklarını çapraz tutarak ayakta durmaları tırnaklar arasında bir eşitsizlik olduğu ve tırnakların bakıma, kesilip düzeltilmesine gerek duyulacağı yönünde işaret olabilir.
Böyle bir durum gözlediğinde ayak tımarı yapılması faydalıdır. Ayak düzeltildikten sonra bu basış şekli düzelecektir.
Ön ayakları çapraz tutuş inekler için, tek başına, endişe edilecek bir sorun oluşturmaz. Eğer başka topallık belirtileri gözlenirse o zaman gerekenler yapılmalıdır.
Bilim insanları ayak- tırnak düzeltme işlemi yapılırken dış (lateral) tırnağın iç (medial) tırnağa göre 3 mm daha yüksek tutulmasını öneriyorlar. Böyle yapıldığında ineklerin daha konforlu olacakları ile ilgili yapılmış çalışmalar var.
Çapraz tutuş başka belirtiler olmadıkça topallığa yönelik bir işaret değildir. Ancak sırtı kamburlaştırma, normal adımlara göre kısa adımlar atma, yürüyüş hızında azalma gibi belirtiler görülürse o zaman endişe etmek gerekir.
Ön bacakları çapraz tutma sık görülmez.
Yapılan çalışmalar ve yıllar içerisindeki deneyimler topallığın %88 oranında tırnak- ayak sorunlarından kaynaklandığını, sebeplerin %86 oranında arka ayaklarla, onun da %85 inin dış tırnak ile ilgili olduğunu ortaya koymuş.
Özet olarak; arka ayakların dış tırnakları ile ilgili topallık görülme ihtimali daha yüksektir.
Bacaklara bağlı topallıklar ise daha az görülmektedir. Örneğin; kas ve kemiklerle ilgili darbeler, yaralanmalar diğer topallık sebepleri arasında sayılabilir.
Topallık dünyada bir hayvan refahı sorunu olarak kabul edilmekte olup, sürüden çıkarma sebepleri arasında ilk üçe girer. Birçok ekonomik kaybın sebebi olup bunlardan biri de “döl tutmama”dır. Döl tutmama da zaten sürüden çıkarma sebeplerinden biridir.
Topallığın yumurtalık aktivitesinde sorunlar oluşturduğu, kızgınlığın gecikmesi, kızgınlıkta atlama -durma hareketlerinin kısıtlanması gibi engellere yol açtığı biliniyor.
Topallığa yol açan tırnak- ayak sorunları iki başlık altında incelenebilir. Birincisi tırnağın sorunları, ikincisi tırnak arası derinin sorunları.
Tırnak sorunları taban ülseri, beyaz çizgi hastalığı ve incelmiş taban olarak sıralanabilir. Özellikle doğumu takip eden günlerde tırnaklardaki aşırı aşınma ya da tırnak bakımı esnasında tırnağın fazla kesilmesi” incelmiş taban” sorununa yol açar. Bu sorun tırnak zedelenmesine veya tırnakta kanamalara neden olabilir.
Tırnak arası derideki en önemli sorun ise İnterdigital dermatitis (Mortellaro) hastalığıdır.
Ayrıca tırnakların birleşme yerinde doku üremeleri (limax, tyloma) oluşması da karşımıza çıkan sorunlar arasındadır. Bu tümöral oluşumlar (fibroma, hiperplazi) yaralanma, kanama sonucu enfekte olursa sorun büyür. Yoksa bunların zararı söz konusu olmaz.
Çok sık görülen iki topallık sebebi de tırnak çürüğü ve laminitistir. Bu sorunlar birbirini de takip edebilir. Laminitis tırnak içinde kalan ayağın canlı kısmının şişmesi, yangılanması anlamına gelir. Arkasındaki sebep işkembe asidozudur. Tırnak çürüğü (pododermatitis) ise, mikroorganizmaların işe karıştığı ve şiddetli topallığın ortaya çıktığı bir durumdur.
Sayılan tüm topallıkların tedavileri mümkündür. Sürü yönetiminin temel ilkelerinden biri olan” iyi gözlem” büyük önem taşır. Çünkü erken teşhis ve erken müdahale tedavi şansını yükseltir.
Koruyucu hekimlik:
Sistemli olarak yılda iki kez tırnak düzeltme işlemi yapılmalıdır. Eğitimli, bilgili, deneyimli kişiler tarafından yapılan tırnak düzeltme işlemi en etkili önlemdir. Eğer koruyucu olarak tırnak düzeltme yapılırsa ileride tedavi edici (küratif) tırnak düzeltme yapmaya gerek kalmaz.
Ayak banyoları yararlıdır. Formalin veya bakır sülfat(göztaşı) ile ayak banyoları yapılması ve banyoların sıklıkla değiştirilmesi önemli yararlar sağlar.
Yemlere bakır, manganez, çinko, selenyum katılması tırnak dayanıklılığı yönünden şarttır.
Kuru dönem ve geçiş dönemi, her konuda olduğu gibi, topallık konusunda da önem taşır. Doğum sonrası kalsiyum ve magnezyum eksikliklerinin ya da dengesizliklerinin topallığa yol açtığı bilinmektedir. Bu eksikliklerin ve dengesizliklerin arkasında kuru dönemdeki besleme hataları vardır.
Son olarak; ineklerin barınaklarında, gezdikleri yerlerde, yemlik önlerinde gübre ve su birikintileri olmamasına özen gösterilmelidir. Kuru ve temiz ilkesi burada da geçerlidir.