Düve yetiştirmek süt sığırcılığında yem masrafından sonra ikinci sırada gelen önemli bir masraf kalemidir. Doğumdan beri sürekli masraf edilen dişi bir buzağı düve olup doğuracak, bize bir yavru ve süt verecektir.

Doğum takiben düvenin memelerinden süt gelmemesi hayvan sahipleri için gerçekte büyük bir hayal kırıklığı yaratır.

Dört meme lobundan da süt gelmemesi durumuna agalaksi (agalactia) adını veriyoruz. Bazen diğer üç meme lobundan süt gelmekle birlikte, sadece bir lobtan süt gelmeyen vakalar da olabilir. İlk doğumunu yapmış düvelerde böyle “kör meme” ya da işlevsiz (nonfunctional) meme lobunun doğmasal (congenital) sebeplere dayandığı düşünülür.

Meme ödemi süt akışını engeller. Doğum öncesi hatalı beslemeye, tuz tüketimi gibi sorunlara dayanan bu durum olduğunda idrar söktürücü (diüretik) ilaçlar, gerekli görülürse kortikosteroidler kullanılabilir.

Ödem iyice yer etmeden, en acil biçimde giderilmelidir. Bu uygulamalar ile sonuç alınmazsa pomad iodo-iodüre ile memeye masaj yapmak yararlı olur. Akut haldeyken memeye buz ile masaj yapmak da faydalı bir uygulamadır.

Düveler laktasyondaki sürüye yeni katılan genç hayvanlardır. Bilmedikleri, alışkan olmadıkları bir ortamdan dolayı çabucak strese girebilirler. Stres hormonu (kortisol) veya korku hormonu (adrenalin) salgılandığında süt indirme hormonu olan oksitosin salgılanamaz. Böyle bir durumda düve sütünü indirmez. Çok nazik davranmak, sakinlik içinde sağım yapmak şarttır.

Sağım öncesi ön hazırlığın, özellikle meme uyarımı yönünden, büyük önemi vardır. Ön daldırma solüsyonu kullanmak, temiz bir havluyla memeyi kurulamak, bu işleri sakince yapmak, en az 90 saniye memeyi uyarmak oksitosin salınmasını sağlayacaktır.

Aşırı kalabalık, sıkışık ortamlar tüm hayvanlarda, özellikle de düvelerde stres oluşturur. Stresli ortamlardan kaçınmak gerekir.

Bilimsel araştırmalar ilk doğumunu yapmış düvelerde %10 oranında agalactia (süt gelmemesi) vakasının olduğu yönünde bilgiler içermektedir.

Ayrıca agalaksi (agalactia) vakalarında protein, enerji, demir, bakır, kobalt ve selenyum eksikliklerinin rol oynadığı da bilinmektedir.

Sütü gelmeyen düvelerde galactogogue (süt yapıcı=galaktogog) bitkilerin kullanılması yararlı olur. Yulaf ezmesinin kullanılması tavsiye edilir. Dengelenmek ve desteklenmek suretiyle şeker pancarı posası da galaktogog etkili bir yemdir. Şeker pancarı posası protein, vitamin ve minerallerden yoksun olduğu için, dengelenerek ve bu eksikler yönünden tamamlanarak verilirse süt yapıcı etki gösterir.

Bilinen galactogogue etkili bitkileri listelersek;

Kuşkonmaz (asparagus), rezene, maça kökü, kurdele çiçeği, mor salkım (kış kirazı), kimyon, çemenotu, anason, tarçın, ısırgan otu, dere otu, çörek otu, tere, hatmi gibi bitkileri sayabiliriz.

Memelerine süt inmeyen düvelerde ilk yapılacak iş oksitosin uygulamasıdır (Exogenous oxytocin). Aslında beyinden (hipofizden) salgılanan oksitosin hormonu stres ve korku sebebiyle salgılanamazsa enjeksiyon olarak oksitosin verilebilir.

Düvelerde tek bir lobun “sütsüz” olması gizli mastitisi akla getirebilir. Eğer doğmasal bir sorun yoksa bu ihtimal de akılda tutulmalıdır. Ne yazık ki, düvelerde de mastitis olma ihtimali vardır.

 

Koruyucu hekimlik:

Sağım öncesi hazırlığın sakin ve nazik yapılmasına, yeterli zaman ayrılmasına özen gösterilmelidir.

Beslemede enerji, protein, fosfor, kalsiyum, magnezyum gibi makro mineraller ve daha önce adı geçen izmineraller noksansız olmalıdır. Düveler kalabalık, sıkışık, stresli ortamlardan uzak tutulmalıdır. Düveler kuru ve temiz yerlerde bakılmalı, birbirini emmeleri önlenmelidir.

Düvelerin daha buzağıyken bile birbirlerini emdikleri gözlenen sorunlardan biridir. Her ırkta olmasının yanısıra, bu kötü huya Simmental ırkında daha fazla yatkınlık vardır. O yüzden bir veya birden fazla meme lobunda mastitis olması, ne yazık ki, mümkündür.

Memeyi kurutan mikropla yani Staph. aureus ile bulaşık olmayan düvelerde memelere bir süre sonra süt gelecek ve süt akışı normale dönecektir. Ancak; bazı düvelerde oksitosin kullanma gereksinimi daha uzun sürebilir.