Ektima virus etkenli, koyun, keçi ve özellikle de kuzu ve oğlaklarda görülen çok bulaşıcı bir hastalıktır. Etken Parapoxvirus’tur. Yavrularda ağız, dudak, diş eti, burun delikleri çevresi ve burun üzerinde yaralarla kendini gösterir. Şiddetli vakalarda kulak ve yüzde de yaralar görülebilir.
Koyun ve keçilere bulaşarak mastitise (meme yangısı) sebep olabilir. Tırnağın deriye birleştiği korona bölgesinde yangı yaparak topallığa yol açabilir.
Yavrularda ağız yarası sebebiyle emme güçlüğü ortaya çıkar. Yavrular açlıktan ölebilir.
Ektima literatürde CE (Contagious Ecthyma), CPD (Contagious Pustular Dermatitis) veya ORF diye anılır. Virus tarafından oluşturulan hastalığa deri üzerindeki diğer mikroorganizmalar da katılırsa hastalık şiddetlenir. Staphylococcus aureus, diğer Stafilokoklar, Streptokoklar, Trueperella pyogenes ve bazen de proteus’lar ikincil (secunder) olarak katılmak suretiyle hastalığı şiddetlendirebilir. Ektima kendiliğinden 3-4 haftada düzelir. Fakat secunder (ikincil) bakterilerle birlikte iyileşme süresi uzar. Bazen 5-7 hafta ve hatta daha da uzayan vakalar söz konusu olabilir.
Ektima zoonotik bir hastalıktır. Özellikle vücut direnci sarsılmış insanların el ve parmaklarında yaralara yol açabilir.
Ektima öldürücü bir hastalık değildir. Ancak kuzu ve oğlaklar ememedikleri için açlıktan ölürler. O yüzden hastalığın seyri esnasında ağız kenarından şırınga ile sıvı gıdalar, süt veya mama verilerek kuzu ve oğlakların aç kalmaları önlenmelidir. Açlıktan kaybedilmezlerse, durum düzelecektir.
Virus etkenli bir hastalık olduğundan doğrudan bir tedavisi yoktur. Aşısı vardır.
Ülkemizde canlı, attenue aşısı bulunmakta olup, arka bacağın iç kısmından çizilerek uygulanır (çizgi yöntemi).
Yumuşatıcı merhemler, insan hekimliğinde kullanılan imiquimod (imikimod) etken maddeli merhem (Aldara %5) yine insan hekimliğinde kullanılan Cidofovir etken maddeli kremler tedavide kullanılabilir.
Yaraların üzerine susam yağı sürülmesi yararlı bir uygulamadır.
Ayrıca; 1 litre gliserine 300 ml. tendürdiyot katılarak, iyice çalkalanır, gliserine-iode elde edilir. Yaraların üzerine sürülür. Gliserine iode’nin de tedavide önemli ölçüde yararı vardır.
Hastalık ağıl içerisinde hızla yayılır. O yüzden ilk görüldüğünde hastalar derhal sağlıklılardan ayrılmalıdır. Ağılda ve ekipmanlarda %2’lik hipoklorit (çamaşır suyu) ile iyi bir dezenfeksiyon uygulanmalıdır. İnsanlara bulaşma ihtimali olduğundan hayvanlara temas edenlerin eldiven kullanması özellikle tavsiye edilir.
Ektima ağızda yara ile ortaya çıkan diğer hastalıklarla karıştırılabilir. O yüzden tüm belirtiler ve vücudun diğer bölgelerinde belirti olup, olmadığı iyice kontrol edilmelidir.
Yaralar yüz bölgesine yayıldığında, Dermatophilosis ile de karıştırılma ihtimali vardır. Çevrede duyulduğunda aşılama yapılması ihmal edilmemelidir. Tedavi girişimleri yapılırken, kuzu ve oğlakları yer-içer halde tutabilirsek, kayıplar en az düzeyde kalacaktır.